İncinsen de İncitme Kitap Tahlili-8

İncinsen de İncitme kitabının 8. tahlilini gerçekleştirdik.
Bir insan Rahmânî ile şeytânî olanı ayırmayı bilmeyince kendini de bilmez. Kendini bilmeyince de Allahu Teâlâ’yı bilmez. Kim bu sözlerin manasını hakkıyla anlarsa, Rahmânî ile şeytânînin farkını bilirse o kişi kendisini de bilmiş olur. Bir kişi ne zaman kendisini bilirse aşk gelir, o kişiyi Hak’tan yana çağırır. O kişinin ne kadar nasibi varsa o kişi işte o kadar ilerler.
Hacı Bektâş-ı Velî, İncinsen de İncitme, s. 174
Ufka Yolculuk Yarışmalarının bu seneki eseri olan Hacı Bektâş-ı Velî’nin Makâlât’ının sadeleştirilmiş hali İncinsen de İncitme özelinde Ağrı Genç İzcilik Spor Kulübü’nde (AGİS) icra ettiğimiz tahlilin bu haftaki oturumunda 158 ve 178. sayfalar arası müzakere edildi. Cemaatle sabah namazı, Dua Kitabı Okuması ve kahvaltıdan sonra başlanan tahlille, Hacı Bektâş-ı Velî’nin duygu ve düşünce dünyasının izlerini “Marifetin Bilinen Cevabı” başlığını okuyarak sürdük.
Buna göre tahlilimizi şu şekilde özetlemek mümkündür:
- Allah ne yarattıysa hepsini gönül şehrine yerleştirmiştir. Bu şehirde de biri Rahmânî biri Şeytânî iki sultan vardır.
- Rahmânî sultanın adı akıl, vekili iman ve kumandanı tevazudur. Gönlün sağ tarafında yedi kale vardır. Bunlar ilim, cömertlik, utanmak ve hayâ, sabır, istekleri sınırlama, korku ve edeb. Marifetin beş kaftanı da ilham, anlayış, aşk, şevk ve muhabbettir.
- Şeytânî sultanın yardımcısı nefistir. Gönlün sol tarafında yedi muhafızı, kalesi vardır. Bunlar kibir, haset, cimrilik, aşırı hırs, öfke, gıybet, maskaralık (yerli yersiz kahkaha, soytarılık vb). Dünyayı terk etmek ve sabırla bunlar hayra döner.
- Yüzü Allah’ın dileğine çevirmek (marifet) gerekmektedir. Allah’ın buyruğu bizim için farzdır ve yapılması kaçınılmazdır. Allah’ın isteği terk edilmez.
Zira edeb isteyen korkuyu sever. Korku isteyen nefsini sakınır, haramlardan kaçınmayı arzular. Kanaat dileyen sabrı sever. Sabır dileyen utanmayı sever. Utanmak dileyen cömertliği sever. Cömertlik dileyen alçakgönüllülüğü sever. Alçakgönüllülük dileyen ilmi sever. İlmi dileyen marifeti sever. Marifet dileyen canı sever. Can dileyen aklı sever. Akıl dileyen Allahu Teâlâ’yı sever.
Allah buyruğunu yerine getireni de Allah sever.
- Buna karşılık;
Maskaralık isteyen gülmeyi ister. Gülmek isteyen gıybeti, çekiştirmeyi sever. Gıybet isteyen öfkeyi sever. Öfke isteyen tamahkarlığı sever. Tamahkarlık isteyen cimriliği sever. Cimrilik isteyen hasedi sever. Hased isteyen kibri sever. Kibir isteyen teni sever. Ten isteyen hevayı sever. Hevayı isteyen nefsi sever. Nefis isteyen İblis’i sever.
İblis’i seven Allahu Teâlâ’yı sevmez.
- Son on iki nesneyi kaldırıp önceki on iki nesne gönle gelmeyince Allahu Teâlâ’ya giden yola ulaşmak mümkün değildir. Bu son on iki nesne hem marifetin hem de imanın düşmanıdır.
Hakk’a layık olmayanların gönüllerine marifet verilmez ve hiç kimse o kişilerin yanında rahat bulamaz.
Hacı Bektâş-ı Velî, İncinsen de İncitme, S. 166.