Mürîd ve Manevi Yolculuk Rehberi

İncinsen de İncitme kitabının 6. tahlilini gerçekleştirdik.
- Mürîd, iradesi, isteği olan kişi demektir. Mürîdin isteği Allah’tır. Müridin, Allah’tan alıkoyacak her şeyle (servet, şöhret, şehvet…kötülüğü emreden içindeki BEN’in her türlü meyil ve hevesiyle) hesabı vardır. Mürîdin bu hesaplaşmasına seyr-i sülük (manevi yolculuk) derler.
Ufka Yolculuk Yarışmalarının bu seneki eseri olan Hacı Bektâş-ı Velî’nin Makâlât’ının sadeleştirilmiş hali İncinsen de İncitme özelinde Ağrı Genç İzcilik ve Spor Kulübü’nde (AGİS) icra ettiğimiz tahlilin bu haftaki altıncı oturumunda 143 ve 149. sayfalar arası müzakere edildi. Cemaatle sabah namazı, Dua Kitabı Okuması ve kahvaltıdan sonra başlanantahlille, Hacı Bektâş-ı Velî’nin duygu vedüşünce dünyasının izlerini sürdük.
Buna göre tahlilimizi şu şekilde özetlemek mümkündür:
- Hacı Bektâş-ı Velî’nin Hakk’a ulaşmanın yolu olarak geçilmesi zorunlu gördüğü 4 kapı Şeriat, Tarikat, Marifet ve Hakikat kapılarıdır.
- Tarikat, yol demek olup Allah’a yaklaşma vasıtalarındandır. Tarikatın başındaki isme Şeyh, mürşid, hâce vb. denir. Şeyh nefsini terbiye etmiş, kendisini örnek kabul edenlere manevi yolculuklarında rehberlik eden kişidir. Tarikata giren, Şeyhe uymaya niyet etmiş kimseye ise mürîd denir. Mürîd, iradesi, isteği olan kişi demektir. Mürîdin isteği Allah’tır. Müridin, Allah’tan alıkoyacak her şeyle (servet, şöhret, şehvet…kötülüğü emreden içindeki BEN’in her türlü meyil ve hevesiyle) hesabı vardır. Mürîdin bu hesaplaşmasına seyr-i sülük (manevi yolculuk) derler. Mürîd gece gündüz 1. sözüne, 2. işine, 3. duygusuna, 4. düşüncesine bakar durur. Kötü olanları iyi olanlarla değiştirmeye çalışarak Allah’ı razı etmeye çalışır. Mürîd çalışandır. Mürîdin bu yolda REHBERİ (Mürşid) ve YOLDAŞLARI (ihvân) vardır. Yol kılavuzsuz, uzun mesafeler yoldaşsız ÇEKİLMEZ. Rehber iyi, dostlar sadık ise sohbetleri/birliktelikleri uyanışa vesile olur.
- Tarikat kapısının 10 makamı vardır. Bunlar sırasıyla şunlardır:
- Bir mürşid-i kâmile bağlanıp tarikata girmek. (Hacı Bektâş-ı Velî, bu başlıkta mürîdin, günahlarını düşünerek onlardan tövbe etmesini, ardından da takvalı bir yaşan arzulayarak mürşidin rehberliğini kabul etmesini ayet-i kerimeleri delil getirerek izah etmektedir.)
- Tasavvuf yoluna girmek (Hacı Bektâş-ı Velî, nefsi terbiye etme yolu olan tasavvufa girmeyi iyilerle birlikte olmanın avantajlarından yararlanmakla ilişkilendirmekte ve yine ayetlerde yer alan salihlerle beraber olma emrini hatırlatmaktadır. Mürîdin yukarıda izahını yaptığımız şekilde olmasına da işaret eden Hacı Bektâş-ı Velî, müridi 3’e ayırmaktadır. Mutlak mürîd, mecazi mürîd, mürted mürîd. Makbul olan ve intisaptan yararlanacak olan da iradesinde ilkeli ve sadık olan mutlak mürîddir.)
- Tarikata giriş ritüelini uygulamak (Hacı Bektâş-ı Velî, tekkelerin kurulmaya başlandığı, şeyh ve dervişlerin özel kıyafetlere ve eşyalara sahip olduğu dönemin gereği olarak tasavvufun formal özelliklerinin de uygulanmasını istemektedir.)
- Nefisle mücadele (Cehennem ateşinden korunmak için nefisle mücadele edilmeli, bunun yolları Şeyhten öğrenilmeli, onun rehberliğinde yol yürünmelidir.)
- Hizmet etmek (Hizmet edenin hizmet göreceğini söyleyen Hacı Bektâş-ı Velî, ayrım yapmaksızın tüm canlılara hizmet edilmesi, onların maddi-manevi ihtiyaçlarının görülmesini istemektedir.)
- Korku içinde olmak (Mürîd her ne kadar tarikata girmekle övgüye değer bir tavır göstermişse de sonundan asla emin olmadan, bunun doğuracağı fitnelerden uzak, her zaman Allah’tan sakınma halinde olmalıdır.)
- Ümit içinde olmak (Yine mürîd Allah’tan ümidini her neyle karşılaşırsa karşılaşsın kesmemelidir.)
- Tarikat alametlerine sahip olmak (3. Maddede ifade edildiği üzere tekkelerin formal özelliklerinden hırka, tesbih, asa vb. de yine dervişte görünmelidir.)
- Yolu sevdirmek (Tarikata giren kimse topluluklardan ayrılıcı tavırlardan sakınmalı, güzel nasihat edici ve muhabbetli olmalıdır.)
- Aşk, şevk, safâ ve fakr’a sahip olmak (Mürid tevazu içerisinde, samimiyetle Rabbine doğru yol almalı, aşk, şevk ve gönül aydınlığını korumalıdır. Bu makam can makamı olup, zevk ve şevkle hareket etmesi şaşılacak şey değildir.)
Öncelikli hedefimiz, her işinde sağduyulu sevgiyi esas alan, hayatın her alanında var oluş gayesine uygun bir yaşam tarzını içselleştirip yaşamaya gayret eden, her türlü ayrımcılıktan uzak bir şekilde önyargıları kırarak birbirini anlamak için daha fazla çaba sarf etmeye istekli, gönül ve zihinleri açık, sağduyulu, haysiyetli, olumlu nitelikli bireylerin yetişmesidir.